Eğer yenidoğan bir bebeğin bezini birkaç kereden fazla değiştirme teşebbüsünde bulunduysanız çişinin elinize isabet etmiş olması ihtimali yüzde yetmiş beştir. Eğer bu bebek erkek bebekse çişinin yüzünüze isabet etmiş olması ihtimali yüzde yirmi beştir. Fakat, aç değil ama açıkta olan, yani bezsiz olan bir bebeğin tuvalet ihtiyacını giderdikten sonra size gülmesi ihtimali yüzde yüz, yani kesindir.Evet, doğadaki tüm memeli hayvanların yavruları gibi, insan bebekleri de kendilerini kirletmek istemezler ve diğer temel ihtiyaçlarını haber verdikleri gibi tuvalet ihtiyaçlarını da haber verirler. Bebeğinizin ihtiyaçlarını anlamak, onlara cevap vermek çok önemlidir. Nasıl karnı acıktığında emziriyor, uykusu geldiğinde uyutuyorsanız, tuvaleti geldiğinde de tuvalete tutarak bu ihtiyacını karşılamasına yardımcı olabilirsiniz.Bunun için bebeğinizle tuvalet iletişimi kurabilirsiniz.

Tuvalet iletişimi terimini ilk kez ortaya atan Ingrid Bauer’e göre,

“Tuvalet iletişimi, bir bebeği emzirmek veya kucağınızda taşımak gibi somut ve pratik bir davranıştır. Ve bu davranış, ideal olarak, sevgi ve şefkâtle sürdürülebilir. Tuvalet iletişimi, özünde, bebeğin ihtiyaçlarına cevap vermektir. Tuvalet iletişimi ile ilgili diğer her şey —bezden kaçınmak, daha az para harcamak, çevreye olan etkileri, kuru bir yatak, daha az iş— ikincildir.   Bir bebekle tuvalet ihtiyacı üzerine iletişime geçmek tuvalet bağımsızlığını öğretmeye odaklanmış lineer bir süreç değildir. Nasıl emzirmenin hedefi, emzirmeyi bırakması değil de beslenmesidir, tuvalet iletişimi de emzirme gibi, bebeğin ihtiyaçlarına cevap vermenin bir yoludur. Tuvalet bağımsızlığı elbette kaçınılmaz bir sonuçtur ama tuvalet iletişiminin asıl hedefi değildir. Emzirmenin de tuvalet iletişiminin de esas amacı, bebeğinizle sevgi dolu bir şekilde ilgilenmektir, şimdi, şu anda.”

BEBEĞİMLE NASIL TUVALET İLETİŞİMİ KURABİLİRİM?

Bebekler, ilk 3 ay içgüdüleriyle hareket ederler ve ilk 3 ay kendilerini kirletmeme içgüdüleri çok güçlü olduğu için tuvalet ihtiyacı duyduklarında yoğun olarak sinyaller verirler. Bebeğinizin sinyallerini aldığınız zaman onu kucağınızda, sırtı sizin göğsünüze gelecek şekilde dizlerinin altından tutarak tuvalete, lavaboya, leğene veya herhangi bir kaba tuvaletini yaptırabilirsiniz. Bu şekilde hem gazını daha rahat çıkarır, hem de kendini kirletmek zorunda kalmadan tuvaletini yapıp rahatlar.

BEBEĞİMİN SİNYALLERİNİ NASIL ANLAYABİLİRİM?

Bebeğinizin sinyallerini anlamanın en kolay yolu bezsiz zaman geçirmektir. Tuvalet iletişiminin tuvalet eğitiminden ayrıştığı başka bir nokta da budur. Tuvalet iletişiminde bebeğin değil anne ve babanın öğrenmesi esastır. Bebeğinizi gözlemleyerek işaretlerini anlamak, ne zaman tuvalet ihtiyacı duyabileceğini öğrenmek ebeveynlerin ya da bebek bakımıyla ilgilenen diğer şanslı kişilerin sorumluluğundadır. Bezsiz zaman geçirmenin iki amacı vardır: birincisi, bebeğinizin sinyallerini gözlemlemek; ikincisi de, bebeğinizin kendine özgü zamanlamasını, doğal ritmini gözlemlemektir. Bunun için hem kendinizi tamamen bebeğinize verebileceğiniz, hem de bebeğinizin tuvaletini yapmasının kuvvetle muhtemel olduğu zamanları seçmenizde fayda vardır. Bu zamanlar, genellikle uykudan kalktıktan sonra ya da yemek saatinden sonradır. Bezsiz zamanı birkaç gün üstüste, günde 1-2 saat yapmakta fayda vardır. Bebekler büyüdükçe sinyalleri de değişir, eğer bebeğinizin sinyallerini algılayamıyorsanız ya da doğal ritminin değiştiğini gözlemliyorsanız, tekrar birkaç gün üstüste bezsiz zaman geçirmeyi deneyebilirsiniz. Henüz hareket edemeyen küçük bebeklerle bezsiz zaman geçirirken altına su geçirmeyen bir örtü ya da alt değiştirme pedi serebilirsiniz. Emekleyen veya yürüyen bebekler için evinizin kirlenmesini istemiyorsanız, altının ıslandığını kolayca gözlemleyebileceğiniz bir kıyafet giydirebilir ya da bir havluyu lastikle beline bağlayabilirsiniz. Bu şekilde gözlem yaparken bir kağıda ya da kafanıza not alarak, bebeğinizin tuvalet ritmini ve sinyallerini kolayca öğrenebilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken şeyler, “uyandıktan kaç dakika sonra çiş yapıyor, emdikten ya da yemek yedikten kaç dakika sonra kaka yapıyor, çiş ve kaka yaparken ne gibi işaretler veriyor” olmalıdır.Her bebeğin sinyalleri kendisine özgü olmakla birlikte birtakım ortak işaretlere bakabilirsiniz: küçük bebeklerde memeyle boğuşma, bir emip bir bırakma, kendini arkaya itme

  • gaz çıkartma, “ıııh ıııh” diyerek ıkınma,
  • kıpırdanma ya da huysuzlanma
  • uzun süre huzurlu bir şekilde durduktan sonra bir anda gerginleşme,
  • kolları bacakları sallama, bacakları karına doğru çekme,
  • araba koltuğuna, slinge ya da çocuk arabasına oturmayı reddetme, slingde ya da kangurudayken kendini arkaya itme gibi.

 

BEBEĞİMİ NE ZAMANLARDA TUVALETE TUTMALIYIM?

Elbette, bebeklerimiz sinyal verdiği zaman vakit kaybetmeden tuvalete tutmak gerekir. Ancak bebekler her zaman sinyal vermezler ya da bebek bakımıyla ilgilenen kişiler, bebeğin verdiği sinyalleri her zaman çok iyi algılayamazlar. Bunun için bebeğinizi evrensel zamanlarda, yani her insanın tuvalet ihtiyacı duyabileceği zamanlarda da tuvalete tutabilirsiniz. Bunlar:

  1. Uykudan uyanınca (Bebekler sanılanın aksine uyku esnasında çiş yapmazlar, uyandıklarında yaparlar. Uyku sırasında vücudumuz kendimizi kirletmemek için özel bir hormon salgılar (ADH: antidiüretik hormon). Bu hormon sayesinde, gece tuvalete gitmeden rahat rahat uyuyabiliriz. Ama uyanınca, ADH seviyesi düşer ve ilk iş kendimizi tuvavlette buluruz. Anne-babalar sabah bebeklerinin bezlerini değiştirdiklerinde bütün gece çiş yapıp bezlerini doldurduğunu düşünürler. Oysa bebekler de ADH salgılar ve bu hormon sayesinde uykularında kendilerini kirletmeleri engellenir. Fakat yenidoğan bebeklerin mideleri küçük olduğu için yaşamlarını devam ettirecek kalori ihtiyaçlarını sağlamak üzere daha sık uyanırlar, uyandıklarında da çiş yaparlar, bu da sabah bezlerinin dolu olmasına neden olur. O yüzden bebeğiniz uykularından (gece yarısı, sabah, öğlen) uyandığında tuvalete tutup bu doğal ihtiyacını karşılamasını sağlayabilirsiniz. Yalnız bazı bebekler kalkar kalkmaz yapmayı tercih etmeyebilir, 1-2 dakika geçtikten veya bazen emdikten sonra yapabilirler, bunu da bebeğinizle bezsiz zaman geçirerek gözlemleyip keşfedebilirsiniz.)
  2. Yemekten sonra (Yemekten sonra çoğu insanın kakası gelir. Çünkü yeni yiyecekler geldiğini haber alan vücudumuz, onlara yer açmak için harekete geçer. Bu da gastrokolik reflekssayesinde olur. Bu refleks mideye düşen ilk lokmayla devreye girer. Yenidoğanlarda daha hızlı çalışır, o yüzden 0-3 ay arası bebekler genellikle emzirme esnasında kaka yaparlar. Bebeğiniz, bağırsaklarındaki rahatsızlık dolayısıyla bir anda memeyle boğuşmaya başladığında, emzirmeye ara verip lavaboya/tuvalete/lazımlığa/leğene tutarsanız, hem rahatça kakasını yapar, hem de gazını çıkarır; sonra da rahatlamış bebeğinizi emzirmeye devam edebilirsiniz. Bu gastrokolik refleks biraz daha büyük bebeklerde (3-6 ay) emzirmeden hemen sonra, daha büyük bebeklerde yemek yedikten 10-15 dakika sonra devreye girer.)
  3. Uzun süre bir yerde oturmak durumunda kaldıktan sonra (ve hatta mama sandalyesi, araba koltuğu, sling, kanguru, çocuk arabası gibi yerlere oturmadan önce),
  4. Banyodan önce veya sonra
  5. Bez değiştirirken (çişini yaptı diye düşünmeyin, çünkü bebekler kendilerini kirletmeme içgüdüleri yoğun olduğu altlarında bez varken, kaçırmış gibi azıcık yaparlar ve bezleri açıldığında idrar torbalarını rahatça boşaltabilirler.)

Bu zamanlarda bebeğinize tuvalet teklif edebilirsiniz ancak eğer istemezse kesinlikle zorlamayınız. Çünkü untumayalım, tuvalet iletişimin amacı bebeğimizin bir an önce bezden kurtulması değil; tuvalet iletişiminin amacı, bebeğimizin ihtiyaçlarına cevap vermek, nasıl acıktığında emziriyor, uykusu geldiğinde yatağına yatırıyorsak, tuvaleti geldiğinde de tuvalete tutarak, onunla sevgi dolu bir şekilde ilgilenmektir.

 

Sağlıklı ve mutlu bir iletişim dileğiyle,

Evren Bay

Tuvalet İletişimi ile ilgili ayrıntılı bilgi için: http://yavrusu.blogspot.com/search/label/tuvalet%20iletişimi

Tuvalet İletişimi Facebook grubuna katılmak için: https://www.facebook.com/groups/tuvaletiletisimi/

Yorumlar kapalı.